Geçen yılki filmi tekrar izler miyiz?

Türkiye’de otomotiv satışlarında hareketlilik sürerken, üretim ve ihracat tarafından maalesef iyi haberler gelmiyor. Türkiye otomotiv sektörünü iç pazar ayakta tutuyor dersek, abartmış olmayız. Avrupa’da pandemi nedeniyle yaşanan kapanmalar, Türkiye’yi olumsuz etkiliyor. Şubat’ta binek otomobil üretiminde düşüş yüzde 22’yi, ihracatta gerileme yüzde 31’i geçti. Yılın ilk 2 ayında kan kaybının artmasını, yüzde 38.2 büyüyen iç satışlar engellemiş oldu. Esasında yerli üreticiler 2021’e oldukça umutlu başlamıştı. İç pazarın bir miktar daralacağı, ihracatın yaklaşık 20 artacağı öngörülüyordu. Otomotiv Sanayi Derneği (OSD) Başkanı Haydar Yenigün, 14 üye ile yaptıkları fikir alışverişine dayanarak, “Özellikle ihracatın gelişeceği varsayımıyla olumlu bir resim öngörüyoruz. Burada Avrupa’nın geri dönmesinin daha hızlı olacağı yönünde bir beklentimiz var” öngörüsünde bulunmuştu. Tahminlerin aksine showroom’ların kapalı olması nedeniyle Avrupa’da çöküş sürüyor. Almanya, Fransa, İtalya, İspanya’da son yılların en zayıf satışları elde edildi, dile kolay İngiltere’de 62 yılın en kötü Şubat ayı yaşandı.
İhracat aşılanma hızına bağlı
İşte her şey dönüp dolaşıp koronavirüse bağlanıyor. Türkiye’nin ihracatının toparlanması, en büyük pazar Avrupa’nın açılması ve önlemlerin gevşetilmesine bağlı. Burada da aşılama hızının önemi ortaya çıkıyor. Nüfusa göre en çok Covid-19 aşısı yaptıranlar arasında Avrupa’dan sınırlı sayıda ülke var. İsrail (% 56), İngiltere (% 31.4), Sırbistan (% 16.2) ve Macaristan (% 10.7) dışında yüzde 10’u geçen ülke yok. Almanya, İtalya, Fransa gibi büyük ekonomilerde aşılanma hızı çok yavaş. Bu da doğal olarak kapanmaların devam etmesine, ekonomik hayatın yavaşlamasına neden oluyor. Özetle ihracatın kaderi aşıya bağlı.
Çip küçük ama kriz büyük
Sıkıntı sadece salgın ve aşı hızıyla ile sınırlı değil. Türkiye’ye de sıçrayan çip krizi cabası. Şu ana kadar Oyak Renault dışında Türkiye’de üretime ara veren şirket çıkmasa da önümüzdeki dönemde fabrikalarda zorunlu tatiller olabilir. Keza Avrupa’daki fabrikalarda da üretimin durması olası ihtimal. Bu senaryolar iç pazar ve ihracat için tehlike. Yeniden araç tedariğinde yaşanabilecek sıkıntılar, domino etkisiyle bir dengeye oturan ikinci elde fahiş fiyat artışlarını beraberinde gelebilir. Şimdilik böyle bir sorun yok ancak otomotiv sektörünün en büyük korkusu araç bulamamak. Herkes diken üzerinde… Umarım geçen yılki filmi tekrar izlemeyiz.