Lükslere hibrit dopingi
Elektrikli otomobiller, otomotiv dünyasında büyük bir değişim yaratıyor. Son dönemde lüks segmentin daraldığını, 2019’un ilk çeyreğinde yüzde 10’luk bir düşüş yaşandığını ifade etmiştik. Ancak alternatif yakıt teknolojileri, lüks segmentin yeniden gözde olmasını sağlayacak. Premium segmentteki hibrit, tamamen elektrikli modeller veya hidrojen teknolojisi, sınıfın umudu olarak dikkat çekiyor. Teknolojinin yaygınlaşması adına da lüks segment önemli bir role sahip. Otomotiv üreticileri öncelikli olarak yeni teknolojilerini, bütçelerin daha yüksek olduğu lüks segmentte kullanıyorlar. Böylece kademeli olarak üretim maliyetlerini aşağıya çekerek diğer segmentlerde de kullanmaya başlıyorlar. Bu sayede orta segment kullanıcıları, biraz geç de olsa yeni teknolojilere erişmeye başlıyor. Bu hemen her teknoloji için geçerli ve alternatif yakıtlar için benzer trend geçerli.
Alman-Japon rekabeti
2019’un ilk çeyreğinde premium segmentte hibrit ve elektrikli araçlar önemli bir artış gösterdi. Her ne kadar SUV’lar artık daha ön plana çıksa da, premium segmentin yaratıcısı ve markaların vitrini diyebileceğimiz yönetici sedanları, alternatif teknolojilerle birlikte yeniden parlayacak gibi görünüyor. Bu segmente baktığımızda geçen yılın ilk çeyreğine göre hibritler yüzde 120’lik bir artış gösterdi. Özellikle buraya katılan Mercedes E-Sınıfı, Mercedes CLS ve Lexus ES gibi yeni oyuncular fark yarattı. Şarjlı hibritlerde artış ilk çeyrekte yüzde 60 civarında yaşandı. Burada BMW 5-Serisi, Volvo S90 ile Volvo V90 öne çıktı. Diğer yandan elektrikli lüks sedanlarda düşüş yaşandı. Burada yaşanan yüzde 50’den fazla düşüş özellikle Tesla sebebiyle gerçekleşti. Ancak tedariklerin tekrar hızlanması ve farklı markaların oyuna dahil olmasıyla elektrikli araçlarda da artış bekleniyor.
