Vergi reformu ile pazar 1.5 milyon olur
Otomobilde ÖTV’de matrah düzenlemesi sektörü ve tüketicileri sevindirdi. ÖTV limitleri yüzde 30 oranında artırılırken, dilimlere iki yeni barem eklendi. Karara göre, 1600 silindir hacmine kadar yüzde 45 ÖTV dilimindeki matrah limiti 92 bin liradan 120 bine çıkarıldı. Yüzde 50’lik ÖTV limitinde yer alan otoların yeni matrah limiti 120 bin-150 bin arasına yükseltildi. Araçların matrahlarına göre yeni vergi dilimleri de oluşturuldu. Buna göre, matrahı 150 bin-175 bin arası araçların yüzde 60, matrahı 175 bin-200 bin arası araçların yüzde 70, matrahı 200 bini aşan araçların ÖTV’si yüzde 80 oldu. birlikte ÖTV oranı düşen otomobillerin fiyatları düşecek. Böylece hem tüketkiciler otomobil daha kolay ulaşacak hem pazar canlanacak. Renault MAİS Genel Müdürü Berk Çağdaş, en potansiyelli sektörün otomotiv olduğunu belirterek, “Pazar, ekonomik istikrar ve siyasi öngörülebilirlikle 1 milyon olur, vergi politikalarında radikal değişiklik çok rahatlıkla 1.5 milyona götürür” diyor. Berk Çağdaş ile otomotivdeki son gelişmeleri ve Renault Grubu’nun hedeflerini konuştuğumuz röportaj Oksijen Gazetesi’nde14 Ocak’ta yayınlandı.
Sizi en çok hangi faktörler zorluyor?
Bizi en fazla zorlayan kur salınımları. Planlanabilir, öngörülebilir bir gelecek gerekiyor otomotiv sektörü için. Kur ve faiz dengesi çok önemli. Bunlarda istikrar yaşandığı noktada Türkiye’de talep 1 milyon olur çok rahatlıkla. Hele hele vergide yapılacak iyileştirmede, dünya standartlarına uygun hale getirilmesiyle otomatikman talebe yansır. İkinci el piyasasında da düzenlemelere ihtiyaç var kesinlikle. Fiyatlar, vergi unsur olmaksızın hakkaniyetsiz seviyelere çıkıyor. Müsilaj var fiyatlarda… Bunlarla ilgili düzenlemeler olursa, en potansiyelli sektör otomotiv. Pazar, ekonomik istikrar ve siyasi öngörülebilirlikle 1 milyon olur, vergi politikalarında radikal değişiklik çok rahatlıkla 1.5 milyona götürür. O kadar iddialı konuşuyorum bu noktada.
2022 yılı nasıl görünüyor? Özellikle akaryakıt fiyatlarından sonra trafik bile rahatladı…
Türkiye’de talebin kaynağı, altyapısı olduktan sonra vergi zammı, akaryakıt zammı olsun, onu yap bunu yap, 1 ay duraksar ondan sonra alışma periyodu ile yeniden ivme kazanır. Şu anda kurda istikrarsızlık, bunun enerji fiyatlarına yansıması, talebin önünde bir miktar duraksama faktörü gibi gözükse de ihtiyaç çok büyük olduğu için tüketici 1 ay, bilemedin 2 ay bekler. Özellikle yaza gireceğiz. Sezon açısından en yüksek talep Mart-Temmuz ile Eylül-Aralık döneminde oluyor. Dolayısıyla asgari 750 bin adetler seviyesinde bir satış bekliyorum. 2021 ile hemen hemen aynı gibi…
2022 model araçlara ne kadar zam gelir?
Maliyet artışları kesinlikle yansıtılacaktır. Kurda çok önemli bir salınım olmuyor ama sektör bazında 2022 modeller en az yüzde 5-10 zamlı olacaktır. Bizim planımızda ise kısa dönemde fiyat artışı yok. Kurlardaki gevşeme sonrası fiyatlarımızı yüzde 20 indirdik, görevimizi yaptığımızı düşünüyorum.
Nefesini iyi ayarlayan maratonu kazanır
2021’in son virajında yaptığınız atakla binek otomobil satışlarında 22’nci kez liderliğe ulaştınız? Hiç ‘Liderlik gidiyor mu’ diye düşündünüz mü?
Maç 90 dakika demiştim. Bir takım görüşmelerimiz vardı. Üç aşağı beş yukarı ne kadar araç alacağımızı biliyorduk. Bu esasında uzun bir maraton. Nefesini en iyi kontrol eden maratonu kazanıyor. Biz de öyle yaptık. Yıl sonunda diğer rakiplerin satış istatistiklerini de iyi takip ettiğimizden kimin ne kadar yapabileceğini tahmin ettik. Aralık’ta gerek Fransa gerek Bursa fabrikamızdan ciddi destek aldık. O dönemde Avrupa’da pazarlar da daralıyordu, araçları bize yönlendirdiler. Biraz taktik savaşıydı.
Renault-Dacia olarak 116 bin 416 araç sattınız, tedarik sorunu olmasaydı ne olurdu?
Çip krizi ve fabrika kapanışları olmasaydı Renault-Dacia olarak 180-200 bin araç satardık. O kadar yüksek bir talep vardı. Talebin çoğun sönümlendi ve ikinci el piyasasına gitti. Uzun zamandır bu kadar altyapısı güçlü talep yoktu.
Elektriklide her yıl yüzde 50 büyürüz
Renault Grubu’nun bu yıl elektriklide yeni model atağı olacak. Türkiye’de elektrikli potansiyelini nasıl görüyorsunuz?
2021’de Renault Zoe en çok satan elektrikli oldu. Şu an elektriklilerin pazar payı yüzde 0.5 düzeyinde ama önümüzdeki 2-3 yıl içinde payı yüzde 3-4’e gelecek. Renault Megane E-TEC Electric’i son çeyrekte satışa sunmayı planlıyoruz, Dacia tarafında herkesin ulaşabileceği Spring ile ilgili çalışıyoruz. Motor seçeneklerini çeşitlendirmek istiyoruz. Arzu ettiğimiz ürünleri alabilirsek, elektriklide her yıl yüzde 50 büyüyeceğimizi düşünüyorum.
Hedefimiz toplam satışlarda liderlik
Bu yıl 23’üncü şampiyonluk gelir mi?
Türkiye’deki insanların alım gücü, otomobil sahiplik oranı, araç yoğunluğu belli. Renault’nun ürün portföyü de ortada. Böyle bakınca olmaması için hiçbir sebep yok. Ama esas hedefim ticaride de şampiyon olmak. 3 yıl evvelki gibi binek ve ticaride toplamda lider olmak. Ticaride ciddi bir atak yapacağız. Express’i şekillendireceğiz, yeni Trafic ikinci çeyrekte geliyor. Yeni fiyat ve maliyet çalışması isteğimiz var Fransa’dan Trafic’le ilgili olarak. Avrupa’da Kangoo olarak satılan Express’in 7 koltuklu ve otomatik versiyonu, bize binek olarak gelebiliyor. Onu Multix şeklinde ayarlamaya çalışıyoruz, çok büyük yol aldık. Yakında sürpriz yapacağız. Bütün bunlarla ticariyi şaha kaldırmak istiyorum.
Uykusuz geçirdiğim geceler oluyor
Hem Türkiye hem otomotiv sektörü dinamik. Bu kadar dalgalanma ve sürprizlerle nasıl başa çıkıyorsunuz?
Önceliklerinizi değiştirmeniz, daha esnek ve toleranslı olmamanız lazım. Ama uykusuz geçirdiğim gece çok oluyor. Çünkü bir şeye karar veriyorsunuz, altına imza atıyorsunuz. Bu kolay değil. İşte X adet aracın ithaline karar verdiğim gün, Merkez Bankası’nın euro kuru 19 liraydı, o akşam 13’e düştü. Bunun bende bir yönetici olarak yaptığı tahribat çok yüksek. Ama sebep ben değilim. Benim müşteriye aracımı teslim etmek lazım. Yatakta en fazla rahat uyumamı sağlayan unsurlardan bir tanesi CFO kökenli olmam. Mali işleri iyi bilirim, ticari değişimlerde bilançoda neler yapılması gerektiğini arkadaşlarıma aktarabiliyorum.